9786052191941
394901
https://www.maltepekitabevi.com/benim-adim-boncuk-1
Benim Adım Boncuk
22.50
BENİM ADIM BONCUK
Ben Boncuk. Terrier cinsi bir köpeğim. Annem Köpük, sahiplerim Seda ve Zeki ile birlikte çok güzel bir hayat yaşadım. Annem ölene kadar da çok mutluydum. Sonra, hayat benim için giderek zorlaştı. Üzüntüden hasta oldum ve 13 yaşındayken aranızdan ayrıldım.
Bu kitapta benim, annemin, arkadaşlarımın ve başka köpeklerin hikâyeleri var. Ben anlatıyorum. Bizi daha iyi tanımanız için sahibim Seda yazdı bu kitabı.
Hayattaydım ilk baskı çıktığında. O zaman adı Köpük Annem ve Ben'di. Gazeteciler gelip fotoğraflarımızı çekince çok mutlu olmuştum. Seda'nın her söylediğini onaylamıştım ben de.
Demiştik ki: Hayvanları sevin. Kedi ve köpeklerden korkmayın. Özellikle biz köpekler, insanlarla birlikte olmaktan çok hoşlanırız. Hemen benimseriz evimizi ve sahiplerimizi. Çabuk alışırız yuvamıza. O yüzden bir köpek almadan önce çok iyi düşünün.
Unutmayın, biz sizinle aynı türden değiliz. Sizin dilinden pek anladığımız da söylenemez. Siz birbirinizi anlamıyorsunuz ki, biz sizi anlayalım!
Oysa biz netiz. Sadece ve sadece sevilmek isteriz. Bir de yemek verilmesini. Bizi seveni ömür boyu unutmayız. Durup dururken kimseyi ısırmayız.
Eğer evinizde yaşayacaksak yemek yemek, su içmek ve diğer ihtiyaçlarımızı gidermek için size ihtiyaç duyarız. Her gün bizi dışarıya çıkarmanızı isteriz.
Çiş yapmayı öğrenene kadar da bizi hoş görmenizi Bıkıp usanmadan tuvalet ve diğer eğitimleri vermenizi Çabuk öğreniriz. Çok akıllıyızdır. Yeter ki siz de bizi anlamaya çalışın.
Bunların hepsini göze alamıyorsanız bizi sahiplenmeyin!
E önemlisi ise, aldığınız köpeği sakın bakamıyorum diyerek başkasına vermeyin!
Hele bakılacağına emin olmadığınız birilerine asla vermeyin. Terk ederek, ona yapılacak en büyük kötülüğü yapmış oldunuz zaten, bari güvenli ellere teslim edin.
Sokağa bırakmayın hiç demiyorum, zira bunu insanlığınıza asla yakıştıramam.
Son olarak, sokaktaki arkadaşlarıma da iyi davranın. Onlara yemek verirseniz evinizin önünden ayrılmaz ve sizi her tür kötülükten korurlar. Siz onlara zarar vermezseniz onlar size hiç vermez.
Ve bizleri yol kenarlarına, hele hele ormanlara falan bırakmayın. Oraları bizim yaşam alanımız değil. Çakallar, domuzlar, başka hayvanların evi orası, bizi istemezler. Ayrıca korkarız! Kavga etmek zorunda kalırız. O yüzden birleşip, çete kurarız. Çete kurunca da ister istemez başkalarına ve size zarar veririz.
Kısacası bizi sevin ve bize yaşadığınız yerde sahip çıkın.
n)
Ben Boncuk. Terrier cinsi bir köpeğim. Annem Köpük, sahiplerim Seda ve Zeki ile birlikte çok güzel bir hayat yaşadım. Annem ölene kadar da çok mutluydum. Sonra, hayat benim için giderek zorlaştı. Üzüntüden hasta oldum ve 13 yaşındayken aranızdan ayrıldım.
Bu kitapta benim, annemin, arkadaşlarımın ve başka köpeklerin hikâyeleri var. Ben anlatıyorum. Bizi daha iyi tanımanız için sahibim Seda yazdı bu kitabı.
Hayattaydım ilk baskı çıktığında. O zaman adı Köpük Annem ve Ben'di. Gazeteciler gelip fotoğraflarımızı çekince çok mutlu olmuştum. Seda'nın her söylediğini onaylamıştım ben de.
Demiştik ki: Hayvanları sevin. Kedi ve köpeklerden korkmayın. Özellikle biz köpekler, insanlarla birlikte olmaktan çok hoşlanırız. Hemen benimseriz evimizi ve sahiplerimizi. Çabuk alışırız yuvamıza. O yüzden bir köpek almadan önce çok iyi düşünün.
Unutmayın, biz sizinle aynı türden değiliz. Sizin dilinden pek anladığımız da söylenemez. Siz birbirinizi anlamıyorsunuz ki, biz sizi anlayalım!
Oysa biz netiz. Sadece ve sadece sevilmek isteriz. Bir de yemek verilmesini. Bizi seveni ömür boyu unutmayız. Durup dururken kimseyi ısırmayız.
Eğer evinizde yaşayacaksak yemek yemek, su içmek ve diğer ihtiyaçlarımızı gidermek için size ihtiyaç duyarız. Her gün bizi dışarıya çıkarmanızı isteriz.
Çiş yapmayı öğrenene kadar da bizi hoş görmenizi Bıkıp usanmadan tuvalet ve diğer eğitimleri vermenizi Çabuk öğreniriz. Çok akıllıyızdır. Yeter ki siz de bizi anlamaya çalışın.
Bunların hepsini göze alamıyorsanız bizi sahiplenmeyin!
E önemlisi ise, aldığınız köpeği sakın bakamıyorum diyerek başkasına vermeyin!
Hele bakılacağına emin olmadığınız birilerine asla vermeyin. Terk ederek, ona yapılacak en büyük kötülüğü yapmış oldunuz zaten, bari güvenli ellere teslim edin.
Sokağa bırakmayın hiç demiyorum, zira bunu insanlığınıza asla yakıştıramam.
Son olarak, sokaktaki arkadaşlarıma da iyi davranın. Onlara yemek verirseniz evinizin önünden ayrılmaz ve sizi her tür kötülükten korurlar. Siz onlara zarar vermezseniz onlar size hiç vermez.
Ve bizleri yol kenarlarına, hele hele ormanlara falan bırakmayın. Oraları bizim yaşam alanımız değil. Çakallar, domuzlar, başka hayvanların evi orası, bizi istemezler. Ayrıca korkarız! Kavga etmek zorunda kalırız. O yüzden birleşip, çete kurarız. Çete kurunca da ister istemez başkalarına ve size zarar veririz.
Kısacası bizi sevin ve bize yaşadığınız yerde sahip çıkın.
n)
BENİM ADIM BONCUK
Ben Boncuk. Terrier cinsi bir köpeğim. Annem Köpük, sahiplerim Seda ve Zeki ile birlikte çok güzel bir hayat yaşadım. Annem ölene kadar da çok mutluydum. Sonra, hayat benim için giderek zorlaştı. Üzüntüden hasta oldum ve 13 yaşındayken aranızdan ayrıldım.
Bu kitapta benim, annemin, arkadaşlarımın ve başka köpeklerin hikâyeleri var. Ben anlatıyorum. Bizi daha iyi tanımanız için sahibim Seda yazdı bu kitabı.
Hayattaydım ilk baskı çıktığında. O zaman adı Köpük Annem ve Ben'di. Gazeteciler gelip fotoğraflarımızı çekince çok mutlu olmuştum. Seda'nın her söylediğini onaylamıştım ben de.
Demiştik ki: Hayvanları sevin. Kedi ve köpeklerden korkmayın. Özellikle biz köpekler, insanlarla birlikte olmaktan çok hoşlanırız. Hemen benimseriz evimizi ve sahiplerimizi. Çabuk alışırız yuvamıza. O yüzden bir köpek almadan önce çok iyi düşünün.
Unutmayın, biz sizinle aynı türden değiliz. Sizin dilinden pek anladığımız da söylenemez. Siz birbirinizi anlamıyorsunuz ki, biz sizi anlayalım!
Oysa biz netiz. Sadece ve sadece sevilmek isteriz. Bir de yemek verilmesini. Bizi seveni ömür boyu unutmayız. Durup dururken kimseyi ısırmayız.
Eğer evinizde yaşayacaksak yemek yemek, su içmek ve diğer ihtiyaçlarımızı gidermek için size ihtiyaç duyarız. Her gün bizi dışarıya çıkarmanızı isteriz.
Çiş yapmayı öğrenene kadar da bizi hoş görmenizi Bıkıp usanmadan tuvalet ve diğer eğitimleri vermenizi Çabuk öğreniriz. Çok akıllıyızdır. Yeter ki siz de bizi anlamaya çalışın.
Bunların hepsini göze alamıyorsanız bizi sahiplenmeyin!
E önemlisi ise, aldığınız köpeği sakın bakamıyorum diyerek başkasına vermeyin!
Hele bakılacağına emin olmadığınız birilerine asla vermeyin. Terk ederek, ona yapılacak en büyük kötülüğü yapmış oldunuz zaten, bari güvenli ellere teslim edin.
Sokağa bırakmayın hiç demiyorum, zira bunu insanlığınıza asla yakıştıramam.
Son olarak, sokaktaki arkadaşlarıma da iyi davranın. Onlara yemek verirseniz evinizin önünden ayrılmaz ve sizi her tür kötülükten korurlar. Siz onlara zarar vermezseniz onlar size hiç vermez.
Ve bizleri yol kenarlarına, hele hele ormanlara falan bırakmayın. Oraları bizim yaşam alanımız değil. Çakallar, domuzlar, başka hayvanların evi orası, bizi istemezler. Ayrıca korkarız! Kavga etmek zorunda kalırız. O yüzden birleşip, çete kurarız. Çete kurunca da ister istemez başkalarına ve size zarar veririz.
Kısacası bizi sevin ve bize yaşadığınız yerde sahip çıkın.
n)
Ben Boncuk. Terrier cinsi bir köpeğim. Annem Köpük, sahiplerim Seda ve Zeki ile birlikte çok güzel bir hayat yaşadım. Annem ölene kadar da çok mutluydum. Sonra, hayat benim için giderek zorlaştı. Üzüntüden hasta oldum ve 13 yaşındayken aranızdan ayrıldım.
Bu kitapta benim, annemin, arkadaşlarımın ve başka köpeklerin hikâyeleri var. Ben anlatıyorum. Bizi daha iyi tanımanız için sahibim Seda yazdı bu kitabı.
Hayattaydım ilk baskı çıktığında. O zaman adı Köpük Annem ve Ben'di. Gazeteciler gelip fotoğraflarımızı çekince çok mutlu olmuştum. Seda'nın her söylediğini onaylamıştım ben de.
Demiştik ki: Hayvanları sevin. Kedi ve köpeklerden korkmayın. Özellikle biz köpekler, insanlarla birlikte olmaktan çok hoşlanırız. Hemen benimseriz evimizi ve sahiplerimizi. Çabuk alışırız yuvamıza. O yüzden bir köpek almadan önce çok iyi düşünün.
Unutmayın, biz sizinle aynı türden değiliz. Sizin dilinden pek anladığımız da söylenemez. Siz birbirinizi anlamıyorsunuz ki, biz sizi anlayalım!
Oysa biz netiz. Sadece ve sadece sevilmek isteriz. Bir de yemek verilmesini. Bizi seveni ömür boyu unutmayız. Durup dururken kimseyi ısırmayız.
Eğer evinizde yaşayacaksak yemek yemek, su içmek ve diğer ihtiyaçlarımızı gidermek için size ihtiyaç duyarız. Her gün bizi dışarıya çıkarmanızı isteriz.
Çiş yapmayı öğrenene kadar da bizi hoş görmenizi Bıkıp usanmadan tuvalet ve diğer eğitimleri vermenizi Çabuk öğreniriz. Çok akıllıyızdır. Yeter ki siz de bizi anlamaya çalışın.
Bunların hepsini göze alamıyorsanız bizi sahiplenmeyin!
E önemlisi ise, aldığınız köpeği sakın bakamıyorum diyerek başkasına vermeyin!
Hele bakılacağına emin olmadığınız birilerine asla vermeyin. Terk ederek, ona yapılacak en büyük kötülüğü yapmış oldunuz zaten, bari güvenli ellere teslim edin.
Sokağa bırakmayın hiç demiyorum, zira bunu insanlığınıza asla yakıştıramam.
Son olarak, sokaktaki arkadaşlarıma da iyi davranın. Onlara yemek verirseniz evinizin önünden ayrılmaz ve sizi her tür kötülükten korurlar. Siz onlara zarar vermezseniz onlar size hiç vermez.
Ve bizleri yol kenarlarına, hele hele ormanlara falan bırakmayın. Oraları bizim yaşam alanımız değil. Çakallar, domuzlar, başka hayvanların evi orası, bizi istemezler. Ayrıca korkarız! Kavga etmek zorunda kalırız. O yüzden birleşip, çete kurarız. Çete kurunca da ister istemez başkalarına ve size zarar veririz.
Kısacası bizi sevin ve bize yaşadığınız yerde sahip çıkın.
n)
Tüm kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 22,50 | 22,50 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.