9789756056721
548071
https://www.maltepekitabevi.com/borcla-yonetmek
Borçla Yönetmek
116.10
Her yanimizi kusatan bir borç iliskisiyle yasiyoruz. Devlet borçlarindan, kamu borçlarindan, sirket borçlarindan, bireysel borçlardan söz edilip duruyor. Üstelik tüm bu borçlar ödendiginde hiçbir sorun kalmayacakmis, ekonomi düzlüge çikacakmis gibi tezler savunuluyor. Bunun tam tersini iddia eden Lazzarato, tam da borç iliskisi ekseninde Nietzsche, Foucault, Marx, Deleuze ve Guattari'yi yeniden yorumlayarak, borcun bir iktidar dispositifi olarak nasil kurulup isletildigini tartismaya açiyor. Borç iliskisinin ekonomik degil, paranin toplumsal gücünden gelen politik bir iliski oldugunu, finans sermayenin hâkim oldugu bir degerlenme sürecinin temel iliskisi haline geldigini ve asla reforme edilemeyecegini, geri döndürülemeyecegini iddia ediyor. Zira bu "sonsuz borç" iliskisi, sermayenin sadece mevcut üretme kapasitelerimizi ve emek zamanlarimizi degil, gelecekteki kapasitelerimizi ve yasam zamanimizi bugünden satin almasina, "mümkün olani" simdiden mülklestirmesine olanak sagliyor. Her birimiz, borçlarimizi yönetmeye çalisirken borçla yönetiliyoruz. Dolayisiyla borç iliskisine girmeden yasama ihtimalini bile düsünemiyor, borçlari ödemek için biteviye çalisiyoruz. Ücret artisi yerine bankalardan borç talep ediyoruz. Kamusal sosyal güvence yerine bireysel sigortalara, toplu sözlesmelere degil bireysel sözlesmelere yöneliyoruz. Emegin hapishanesi artik fabrikalar ve ücret iliskisi degil, bankalar ve borç iliskisi. Lazzarato'ya göre, eskiden grevlerle firar ettigimiz bu hapishaneden, simdi borcu reddederek firar etmenin zamani!(Tanitim Bülteninden)
Her yanimizi kusatan bir borç iliskisiyle yasiyoruz. Devlet borçlarindan, kamu borçlarindan, sirket borçlarindan, bireysel borçlardan söz edilip duruyor. Üstelik tüm bu borçlar ödendiginde hiçbir sorun kalmayacakmis, ekonomi düzlüge çikacakmis gibi tezler savunuluyor. Bunun tam tersini iddia eden Lazzarato, tam da borç iliskisi ekseninde Nietzsche, Foucault, Marx, Deleuze ve Guattari'yi yeniden yorumlayarak, borcun bir iktidar dispositifi olarak nasil kurulup isletildigini tartismaya açiyor. Borç iliskisinin ekonomik degil, paranin toplumsal gücünden gelen politik bir iliski oldugunu, finans sermayenin hâkim oldugu bir degerlenme sürecinin temel iliskisi haline geldigini ve asla reforme edilemeyecegini, geri döndürülemeyecegini iddia ediyor. Zira bu "sonsuz borç" iliskisi, sermayenin sadece mevcut üretme kapasitelerimizi ve emek zamanlarimizi degil, gelecekteki kapasitelerimizi ve yasam zamanimizi bugünden satin almasina, "mümkün olani" simdiden mülklestirmesine olanak sagliyor. Her birimiz, borçlarimizi yönetmeye çalisirken borçla yönetiliyoruz. Dolayisiyla borç iliskisine girmeden yasama ihtimalini bile düsünemiyor, borçlari ödemek için biteviye çalisiyoruz. Ücret artisi yerine bankalardan borç talep ediyoruz. Kamusal sosyal güvence yerine bireysel sigortalara, toplu sözlesmelere degil bireysel sözlesmelere yöneliyoruz. Emegin hapishanesi artik fabrikalar ve ücret iliskisi degil, bankalar ve borç iliskisi. Lazzarato'ya göre, eskiden grevlerle firar ettigimiz bu hapishaneden, simdi borcu reddederek firar etmenin zamani!(Tanitim Bülteninden)
Tüm kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 116,10 | 116,10 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.