Hazır Alma Kendin Yap! Geleneksel Usullerle Ev Yapımı Lezzetler

Stok Kodu:
9786055181703
Sayfa Sayısı:
292
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Kategori:
%10 indirimli
200,00
180,00
Taksitli fiyat: 1 x 180,00
9786055181703
436284
Hazır Alma Kendin Yap!  Geleneksel Usullerle Ev Yapımı Lezzetler
Hazır Alma Kendin Yap! Geleneksel Usullerle Ev Yapımı Lezzetler
180.00

Çok degil, bundan 50 sene kadar önce tüm gidalar mevsiminde taze olarak tüketilir, kislik gidalarsa yaz mevsiminin sonunda hazirlanip kilerde saklanirdi. Bu hazirliklar sirasinda komsular birbirine yardim eder; imece usulü herkesin tarhanasi, salçasi, yufkasi, eristesi, tursusu tamamlanirdi.
Zamanla toplumun yapisi degisti. Ninelerimizin yiyecekleri ‘eski' diye küçümsendi. Evde yogurt mayalamak ‘gereksiz bir ugras', salça yapmak ‘çok büyük bir eziyet' haline geldi. Tarhana yoguran, tursu kuran neredeyse kalmadi. Gida endüstrisi “siz zahmet etmeyin, benden hazirini alin” diye reklam yaptikça anneler inandi. Her türlü ihtiyacini market raflarindan almaya basladi. Çocuklarina katki maddeleri, kimyasallar, boyar maddeler, parfümler, zararli yaglar ve sekerlerle hazirlanmis son moda yemekleri, reklami en çok yapilan içecekleri verdi. Bugün, bize ‘kolaylik' olsun diye sunulan endüstriyel gidalarin ayni zamanda ‘hastalik' yaptigini da ögrenmis bulunuyoruz. Anneannelerimizin tarhanasinin, tursusunun kiymetini anladik. Ama bu arada, nasil yapildiklarini da unuttuk!
Iste elinizdeki kitap, saglikli beslenmek adina yemek kültüründe kendi devrimini yapmaya karar verenler için gerçek ve dogru kaynaktir! 40 seneyi askin bir süredir halk mutfagimiz ve yemek kültürümüz üzerine arastirma yapan Hülya Erol engin birikimini, anneanneden miras tariflerini, komsu teyzelerin mutfak sirlarini, köylerimizin usullerini paylasiyor. Bizi eski zamanlarin agaç gölgeleri, üzüm asmalari, kümesten kaçirilan yumurtalari, taze pismis yufkalari arasinda güzel bir yolculuga çikariyor…

Çok degil, bundan 50 sene kadar önce tüm gidalar mevsiminde taze olarak tüketilir, kislik gidalarsa yaz mevsiminin sonunda hazirlanip kilerde saklanirdi. Bu hazirliklar sirasinda komsular birbirine yardim eder; imece usulü herkesin tarhanasi, salçasi, yufkasi, eristesi, tursusu tamamlanirdi.
Zamanla toplumun yapisi degisti. Ninelerimizin yiyecekleri ‘eski' diye küçümsendi. Evde yogurt mayalamak ‘gereksiz bir ugras', salça yapmak ‘çok büyük bir eziyet' haline geldi. Tarhana yoguran, tursu kuran neredeyse kalmadi. Gida endüstrisi “siz zahmet etmeyin, benden hazirini alin” diye reklam yaptikça anneler inandi. Her türlü ihtiyacini market raflarindan almaya basladi. Çocuklarina katki maddeleri, kimyasallar, boyar maddeler, parfümler, zararli yaglar ve sekerlerle hazirlanmis son moda yemekleri, reklami en çok yapilan içecekleri verdi. Bugün, bize ‘kolaylik' olsun diye sunulan endüstriyel gidalarin ayni zamanda ‘hastalik' yaptigini da ögrenmis bulunuyoruz. Anneannelerimizin tarhanasinin, tursusunun kiymetini anladik. Ama bu arada, nasil yapildiklarini da unuttuk!
Iste elinizdeki kitap, saglikli beslenmek adina yemek kültüründe kendi devrimini yapmaya karar verenler için gerçek ve dogru kaynaktir! 40 seneyi askin bir süredir halk mutfagimiz ve yemek kültürümüz üzerine arastirma yapan Hülya Erol engin birikimini, anneanneden miras tariflerini, komsu teyzelerin mutfak sirlarini, köylerimizin usullerini paylasiyor. Bizi eski zamanlarin agaç gölgeleri, üzüm asmalari, kümesten kaçirilan yumurtalari, taze pismis yufkalari arasinda güzel bir yolculuga çikariyor…
Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 180,00    180,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat