9789755394428
545117
https://www.maltepekitabevi.com/iktidarin-psisik-yasami
İktidarın Psişik Yaşamı
140.40
Doksanlardan bu yana toplumsal cinsiyet, cinsel kimlik, psise, özne olusumu ve beden üzerine yaptigi çalismalarla düsünsel hayata yön vermis son derece önemli bir düsünür olan Judith Butler; Foucault, Deleuze ve Lacan gibi düsünürlerin açtigi ufukta yürümüs, ele aldigi konulari bu düsünürlerin isiginda tartismistir. Çalismalariyla feminist düsünceye yeni boyutlar kazandirmayi amaçlayan düsünür, özellikle toplumsal cinsiyetlerin tartisilmasinda kadin-erkek kutupsalliginin mutlak olarak alinmamasini savunur. Zira Butler'a göre "kadin" ve "erkek", birtakim özsel niteliklerin belirledigi sabit kategoriler olarak görülmemelidir. Öznenin cinselligi, bu tür dislayici ve sabitleyici kategorilerle degil, pratiklere ve bunlarin yol açtigi akici kimlik olusumlarina yapilan göndermelerle ele alinmalidir. Iktidarin Psisik Yasami, Butler'in Foucault'cu özne anlayisindan hareketle özne-iktidar iliskisini ele aldigi bir çalisma. Butler bu kitabinda farkli kaynaklara yönelerek Foucault'nun çalismasinda teshis ettigi su önemli paradoksa mercek tutuyor: Eger iktidar sadece özneyi kisitlayan degil, ayni zamanda özneyi kuran temel unsursa, o halde herhangi bir iktidar iliskisi olmadan öznenin var olamayacagini söylemek zorundayiz. Peki eger iktidar iliskilerinden azade bir özneden bahsedemeyeceksek, öznelerin iktidara direnebileceklerini ya da tabi olduklarini söylememiz nasil mümkün olacaktir? Özne basit anlamda iktidarin bir ürünü müdür, yoksa özneyle iktidar arasinda daha karmasik bir iliski mi söz konusudur? Butler, bu sorunu çözmek üzere Hegel, Nietzsche, Freud, Althusser gibi düsünürlerin kuramlarina basvuruyor; mutsuz bilinç, kara vicdan, çagirma, özdeslesme ve melankoli gibi kavramlari Foucault'nun kuramiyla iletisime sokarak psisenin iktidarla olan iliskisinin basit bir kabullenme ve içsellestirmeden ibaret olmadigini vurguluyor. Butler böylece sözünü ettigimiz döngüsellikle bas etmeye çalisiyor, ancak bunu yaparken onu devre disi birakmayi degil, derinlestirip inceltmeyi hedefliyor. Butler, diger kitaplarinda baslattigi çizgiyi sürdürerek, Iktidarin Psisik Yasami'nda da öznenin kurulusunda pratiklerin, performansin ve degisken özdeslesme iliskilerinin önemini irdeliyor. Sonuçta karsimiza, içinde çesitli eylem ve özdeslesme olanaklari barindiran, akiciligi sayesinde her türlü sabitlestirici siniri ihlal edebilen, degisime açik bir özne resmi çikiyor: Iktidarin sinirlayici ve dönüstürücü imkânlarini kendi bünyesinde bulusturan, eylemsel ve üretici enerjisini bu çatismadan alan bir özne.(Tanitim Bülteninden)
Doksanlardan bu yana toplumsal cinsiyet, cinsel kimlik, psise, özne olusumu ve beden üzerine yaptigi çalismalarla düsünsel hayata yön vermis son derece önemli bir düsünür olan Judith Butler; Foucault, Deleuze ve Lacan gibi düsünürlerin açtigi ufukta yürümüs, ele aldigi konulari bu düsünürlerin isiginda tartismistir. Çalismalariyla feminist düsünceye yeni boyutlar kazandirmayi amaçlayan düsünür, özellikle toplumsal cinsiyetlerin tartisilmasinda kadin-erkek kutupsalliginin mutlak olarak alinmamasini savunur. Zira Butler'a göre "kadin" ve "erkek", birtakim özsel niteliklerin belirledigi sabit kategoriler olarak görülmemelidir. Öznenin cinselligi, bu tür dislayici ve sabitleyici kategorilerle degil, pratiklere ve bunlarin yol açtigi akici kimlik olusumlarina yapilan göndermelerle ele alinmalidir. Iktidarin Psisik Yasami, Butler'in Foucault'cu özne anlayisindan hareketle özne-iktidar iliskisini ele aldigi bir çalisma. Butler bu kitabinda farkli kaynaklara yönelerek Foucault'nun çalismasinda teshis ettigi su önemli paradoksa mercek tutuyor: Eger iktidar sadece özneyi kisitlayan degil, ayni zamanda özneyi kuran temel unsursa, o halde herhangi bir iktidar iliskisi olmadan öznenin var olamayacagini söylemek zorundayiz. Peki eger iktidar iliskilerinden azade bir özneden bahsedemeyeceksek, öznelerin iktidara direnebileceklerini ya da tabi olduklarini söylememiz nasil mümkün olacaktir? Özne basit anlamda iktidarin bir ürünü müdür, yoksa özneyle iktidar arasinda daha karmasik bir iliski mi söz konusudur? Butler, bu sorunu çözmek üzere Hegel, Nietzsche, Freud, Althusser gibi düsünürlerin kuramlarina basvuruyor; mutsuz bilinç, kara vicdan, çagirma, özdeslesme ve melankoli gibi kavramlari Foucault'nun kuramiyla iletisime sokarak psisenin iktidarla olan iliskisinin basit bir kabullenme ve içsellestirmeden ibaret olmadigini vurguluyor. Butler böylece sözünü ettigimiz döngüsellikle bas etmeye çalisiyor, ancak bunu yaparken onu devre disi birakmayi degil, derinlestirip inceltmeyi hedefliyor. Butler, diger kitaplarinda baslattigi çizgiyi sürdürerek, Iktidarin Psisik Yasami'nda da öznenin kurulusunda pratiklerin, performansin ve degisken özdeslesme iliskilerinin önemini irdeliyor. Sonuçta karsimiza, içinde çesitli eylem ve özdeslesme olanaklari barindiran, akiciligi sayesinde her türlü sabitlestirici siniri ihlal edebilen, degisime açik bir özne resmi çikiyor: Iktidarin sinirlayici ve dönüstürücü imkânlarini kendi bünyesinde bulusturan, eylemsel ve üretici enerjisini bu çatismadan alan bir özne.(Tanitim Bülteninden)
Tüm kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,40 | 140,40 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.