İnsanın Boyutları

Çaglar ilerledikçe, toplumlar degistikçe insanlar da degisiyor, baskalasiyor. Doga durmuyor, yürüyor, yürürken insani da ardinca sürüklüyor. Nitekim düsünce çagirlarinin ortaya çikisi, felsefe dizgelerinin dogusu, bilimsel basarilarin birbirini izlemesi hep bu degismenin sonucudur. Bu degismede insanin dogaya egemenligi söz konusu degildir, doga insani denetim altina almistir. Sözgelisi gökbilimde, deney bilimlerinde (bütün doga bilimlerinde) insani çeken, onun ilgi alanini olusturan etkinliklerin hepsi insani dolayli olarak baski altina almak diye anlasilmalidir. Bilmek, ögrenmek isteyen insan bu dogal etkinliklerin disinda kalamaz, kaldigini sanan ancak kendi kendini kandirir. Degisenin yaninda degismeyin yeri yoktur, o kendini dislamistir. Mutlulugu yasamin, evrenin ötesinde, yalnizca sanilar ortaminda arayan bir kimse acinasidir, kökleri sökülmüs bir agaç gibidir. -Ismet Zeki Eyuboglu-