Kaypakkaya ile Birlikte-Anı 2

Çaliskandi. Böyle oldugu için de sürekli üretkendi. Tabii üretkenligi sayesinde de kendisini sürekli yenileyebiliyordu. (...)birliktelik sürecimizde onu önderim olarak algilardim. Çünkü buna fazlasiyla layikti. Bununla birlikte onu her zaman devrimci bir arkadas olarak gördüm. Onun önderlik gücü, manevi dünyam üzerinde hiçbir zaman kölelestirici bir agirlik olusturmadi. Ayni dünya görüsünü paylasan özgür iki insanin sevgi, saygi ve esitlige dayali bir beraberlikti bizimkis. Toplumsal sorunlara karsi yogun bir ilgisi, bu sorunlarin derinliklerine inip onlari irdeleme ve kavrama dogrultusunda sisteme oturmus bir mantik silsilesi vardi. (...)Ibrahim iyi bir hatipti. Teklemeden konusurdu. Konusma dili mükemmel bir edebi formla sarmalanirdi. Sözcükler, uyumlu dizilmis inci taneleri gibi Ibo'nun agzindan dökülerek anlamli ve çekici cümleler olustururdu. Çok akici bir anlatima sahipti Ibrahim. Selalenin köpüklü suyu gibi insanin duygusunu oksayarak akip giderdi bu anlatim. Inaniz abartmiyorum, saatlerce sikilmadan Ibrahim'i dinlerdim, yine de doymazdim.Ibrahim'in yazi dili zaten harikadir, eserlerinde bu gözlenir. Eserleri politik içerikli olmasina karsin, akici bir edebi dil dokuya egemendir. Nasil ki teklemeden akici bir konusmayla meramini dinleyiciye sunuyorduysa, ikinip sikilmadan, mektup yazar gibi pratik ve hizli bir sekilde düsüncesini yazip okuyucuya aktarirdi.Örgütün girift teorik ve pratik sorunlarinin çözümü konusunda tasamiz yoktu, ibrahim gibi bir yetenek mizdaydi, o pisirip pisirip bize sunuyordu. Partinin teorik görüslerinin ilk taslagini, Ibrahim, ekseriya kir ve bayirda bir tasin üstüne oturarak dizlerinin üstünde yazmistir. Yazan kisinin sandelyesi tasti, yazi masasi kendi diziydi.