Kırk Kelamda İstanbul

Kalem, mürekkepte kirk kelam.
Güvercin kanadinda Istanbul! Önce yasadik. Ve sevdik. Düsündük. Sustuk. Gülümsedik. Söyledik. Agladik. Keyiflendik. Vazgeçtik. Fedakârlik yaptik. Özledik. Dinledik. Güvendik. Düstük. Kavustuk. Okuduk. Güçlendik.
Köprüden geçtik. Sultanahmet'te yandik. Galata'da ayrildik. Ayasofya'da hüzünlendik. Üsküdar'da umutlandik. Yedikule'de özgür kaldik. Ve… En son yazdik. Istanbul'u yazdik! Yedi tepesini, camilerini, saraylarini, sokaklarini, agaçlarini, kuslarini, çocuklarini, adamlarini, kadinlarini, yasam ve ölümlerini... Hz. Muhammed (s.a.v.)'in müjdesini, Sultan Mehmed'in tutkusunu yazdik. 40 gönül, Istanbul olduk, ask yazdik size. Yazdik ki, okuyun. Okuyun ve düsünün... Yürüdügünüz yollardan, Fatih Sultan da geçmis midir? Çinarlarinin altinda kimler oturmustur?
Ah Istanbul... Bir Sultanahmet'in ezanlari bir de 40'lar kulübünün yazarlari anlatabilir/anlayabilir seni… Istanbul... 40 gönül, 40 kalem, 40 kelam… Vesselam.