9789758717910
555040
https://www.maltepekitabevi.com/osmanli-ve-otekiler
Osmanlı ve Ötekiler
99.00
Genellikle isigin kaynagi, üretici olmak yerine yansiticisi, tüketicisi olmayi yegleyen 'aydinlara' sahip toplumlardan biriyiz. Gelen isigi sorgulamayan, gerçek bir isik olup olmadigini anlamadan hesabina geçirenler aslinda kendilerinden çok ait olduklari toplumlara kötülük yapmaktadirlar. Çünkü isigin kaynaginda görünenlerin gözlerine perde indigi, dünyayi açik seçik bir sekilde algilama yetenegini yitirdikleri zaman yansitici ya da tüketici konumunda bulunanlarin da bu süreçten kurtulmalari mümkün degildir. Özellikle sosyal bilimler/insan bilimleri yaratis ve bu alanda isigi dünyaya yaymis olan toplumlar giderek yorulmakta ve yanilmaktadir, çünkü dünya toplumlari evrensel bir konjonktürden etkilenseler bile herkes kendine özgü yerel bir tarihsel-toplumsal süreç yasamak durumundadir. Herkes kendi sorunlarinin reçetesini üretmek durumundadir. Artik “alan el” olmaktan kurtulmak ve yalnizca bize bu alanlarda bilimsel yöntem ve bilgiyi ögretenlere degil tüm dünyaya borçlu oldugumuz bilimsel bilgileri sunmak ve dünya toplumunun gelismesine katkida bulunmak zorundayiz.Simülasyon evreninde, gerçeklik evreninde yasanan ve biten her seyin anlami tersine dönmektedir. Oysa görünümlerin egemen oldugunu söyledigimiz bu evrende: politik, ekonomik, toplumsal ve kültürel açidan her seyin eskisi gibi sürüp gitmekte oldugu gibi yanlis bir kani vardir. Sanki hâlâ toplumsal siniflar, bir çalisma ve üretim düzeni, bir fiyat ve ücret politikasi ve nihayet yasayan bir kültür var gibi görünmektedir. Bir zamanlar varolmus tüm içeriklerin ve anlamlarin ölüp gitmediklerini kanitlayabilmek amaciyla sistem olaganüstü bir çaba harcamaktadir. Kendi gerçekligini yitirmis oldugunu ve bu yüzden de sonunun gelmis oldugunu kabul edememektedir. Herseyin birbiriyle yer degistirdigi bu yeni dünya düzen(sizligi)nde Oguz Adanir, geçmisi ve bugünü farkli bir perspektif üzerinden degerlendiriyor
Genellikle isigin kaynagi, üretici olmak yerine yansiticisi, tüketicisi olmayi yegleyen 'aydinlara' sahip toplumlardan biriyiz. Gelen isigi sorgulamayan, gerçek bir isik olup olmadigini anlamadan hesabina geçirenler aslinda kendilerinden çok ait olduklari toplumlara kötülük yapmaktadirlar. Çünkü isigin kaynaginda görünenlerin gözlerine perde indigi, dünyayi açik seçik bir sekilde algilama yetenegini yitirdikleri zaman yansitici ya da tüketici konumunda bulunanlarin da bu süreçten kurtulmalari mümkün degildir. Özellikle sosyal bilimler/insan bilimleri yaratis ve bu alanda isigi dünyaya yaymis olan toplumlar giderek yorulmakta ve yanilmaktadir, çünkü dünya toplumlari evrensel bir konjonktürden etkilenseler bile herkes kendine özgü yerel bir tarihsel-toplumsal süreç yasamak durumundadir. Herkes kendi sorunlarinin reçetesini üretmek durumundadir. Artik “alan el” olmaktan kurtulmak ve yalnizca bize bu alanlarda bilimsel yöntem ve bilgiyi ögretenlere degil tüm dünyaya borçlu oldugumuz bilimsel bilgileri sunmak ve dünya toplumunun gelismesine katkida bulunmak zorundayiz.Simülasyon evreninde, gerçeklik evreninde yasanan ve biten her seyin anlami tersine dönmektedir. Oysa görünümlerin egemen oldugunu söyledigimiz bu evrende: politik, ekonomik, toplumsal ve kültürel açidan her seyin eskisi gibi sürüp gitmekte oldugu gibi yanlis bir kani vardir. Sanki hâlâ toplumsal siniflar, bir çalisma ve üretim düzeni, bir fiyat ve ücret politikasi ve nihayet yasayan bir kültür var gibi görünmektedir. Bir zamanlar varolmus tüm içeriklerin ve anlamlarin ölüp gitmediklerini kanitlayabilmek amaciyla sistem olaganüstü bir çaba harcamaktadir. Kendi gerçekligini yitirmis oldugunu ve bu yüzden de sonunun gelmis oldugunu kabul edememektedir. Herseyin birbiriyle yer degistirdigi bu yeni dünya düzen(sizligi)nde Oguz Adanir, geçmisi ve bugünü farkli bir perspektif üzerinden degerlendiriyor
Tüm kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 99,00 | 99,00 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.