9786059679954
477978
https://www.maltepekitabevi.com/sinifin-suretleri
Sınıfın Suretleri
63.00
2000'li yıllarda Türkiye'de sosyal bilimler alanının, emek/sınıf çalışmaları olarak isimlendirilebilecek bir mecranın oluşumuna tanıklık ettiğini söylemek mümkün gözükmektedir. Bu mecranın; ilk ve orta kuşak araştırmacıların eserlerinin yanında genç kuşak araştırmacılar tarafından da oluşturulduğunu belirleyebiliriz. Okumakta olduğunuz derleme kitap da orta ve genç kuşak emek ve sınıf araştırmacılarınca hazırlanmış çalışmalardan oluşuyor. Bu çalışmaları bir tür haritalandırma denemesi olarak da yorumlamak mümkün.
Özellikle kapitalizmin 2008 krizi ve dünya çapındaki toplumsal hareketlerin de etkisiyle sınıf temalı çalışma ve tartışmalar akademide yeniden görünür olmaya başlamıştır. Bu gelişim süreci, postmodern yaklaşımların ivme kaybetmesiyle de ilişkilendirilebilir. Bu önermeyi, bir parça daraltarak belirginleştirmek gerekirse, özellikle son 10 yıllık zaman dilimi içerisinde, Türkiye'de emeğe ve sınıfa odaklanan eser sayısının, farklı akademik disiplinler ve bilim dallarından beslenerek arttığını söyleyebiliriz. Yine de bu olgunun sosyal bilimlerin sosyal politika, sosyoloji, iletişim gibi başat disiplinlerinde ana akımlaşmış bir eğilim halinde olmadığını da belirtmek gerekiyor.
Elinizdeki kitapta emek ve sınıf çalışmalarına ilişkin haritalandırma denemesinde, “sınıfın suretleri”ni, Türkiye toplumuna ait bir sınıf kompozisyonu içerisine yerleştirmeye çalıştık. Gezici mevsimlik tarım işçileri dışarıda bırakılacak olursa, kitap kentsel işçi sınıfının farklı dilimlerinin kuramsal ve olgusal bilgisini içeriyor. Bu olgusal dünya içerisinde, Türkiye'de işçi sınıfının kadim ve yeni üyeleri var. Bu üyeleri bir toplumsal sınıf kompozisyonu içerisine katarak değerlendirmek gerekirse, Korkut Boratav (2004) ve Serdal Bahçe, Ahmet Haşim Köse ve F. Günaydın (2011) tarafından türetilmiş şemaların, kitapta kuramsal ve olgusal dünyası incelenen emek gruplarını, toplumsal sınıf düzleminde yeniden tanımlayıp bu düzleme yerleştirebilmek bakımından uygun kavramsal araçlar sunduğunu söyleyebiliriz. Buna göre, ilgili toplumsal sınıflar ve emek gruplarını, Boratav'ın toplumsal sınıf ve alt gruplara ait şemasına göre, meslek ve emek sürecindeki pozisyonları bakımından, tarım işçisi (gezici mevsimlik tarım işçileri), yüksek nitelikli ücretli (cerrah, bankacı, avukat, mühendis, mimar, reklamcı, İKY müdürü), beyaz yakalı ücretli (büro çalışanı, öğretmen, mağaza müdürü, mağaza müdür yardımcısı, uzman satış danışmanı, satış danışmanı), niteliksiz hizmet işçisi (ev işçisi, güvenlik ve temizlik işçileri, çağrı merkezi çalışanı, kasiyer), mavi yakalı işçi (madenci) şeklinde sınıflandırabileceğimiz bir kompozisyon ortaya çıkmaktadır. Bahçe vd.'nin toplumsal sınıf türetimlerine baktığımızda ise sayılan emek gruplarının, kentli profesyoneller, kentli nitelikli emekçiler, kentli emekçiler ve tarım emekçileri şeklindeki sınıf oluşumlarına ait bir kompozisyona dahil edilebilecekleri görülmektedir…
Özellikle kapitalizmin 2008 krizi ve dünya çapındaki toplumsal hareketlerin de etkisiyle sınıf temalı çalışma ve tartışmalar akademide yeniden görünür olmaya başlamıştır. Bu gelişim süreci, postmodern yaklaşımların ivme kaybetmesiyle de ilişkilendirilebilir. Bu önermeyi, bir parça daraltarak belirginleştirmek gerekirse, özellikle son 10 yıllık zaman dilimi içerisinde, Türkiye'de emeğe ve sınıfa odaklanan eser sayısının, farklı akademik disiplinler ve bilim dallarından beslenerek arttığını söyleyebiliriz. Yine de bu olgunun sosyal bilimlerin sosyal politika, sosyoloji, iletişim gibi başat disiplinlerinde ana akımlaşmış bir eğilim halinde olmadığını da belirtmek gerekiyor.
Elinizdeki kitapta emek ve sınıf çalışmalarına ilişkin haritalandırma denemesinde, “sınıfın suretleri”ni, Türkiye toplumuna ait bir sınıf kompozisyonu içerisine yerleştirmeye çalıştık. Gezici mevsimlik tarım işçileri dışarıda bırakılacak olursa, kitap kentsel işçi sınıfının farklı dilimlerinin kuramsal ve olgusal bilgisini içeriyor. Bu olgusal dünya içerisinde, Türkiye'de işçi sınıfının kadim ve yeni üyeleri var. Bu üyeleri bir toplumsal sınıf kompozisyonu içerisine katarak değerlendirmek gerekirse, Korkut Boratav (2004) ve Serdal Bahçe, Ahmet Haşim Köse ve F. Günaydın (2011) tarafından türetilmiş şemaların, kitapta kuramsal ve olgusal dünyası incelenen emek gruplarını, toplumsal sınıf düzleminde yeniden tanımlayıp bu düzleme yerleştirebilmek bakımından uygun kavramsal araçlar sunduğunu söyleyebiliriz. Buna göre, ilgili toplumsal sınıflar ve emek gruplarını, Boratav'ın toplumsal sınıf ve alt gruplara ait şemasına göre, meslek ve emek sürecindeki pozisyonları bakımından, tarım işçisi (gezici mevsimlik tarım işçileri), yüksek nitelikli ücretli (cerrah, bankacı, avukat, mühendis, mimar, reklamcı, İKY müdürü), beyaz yakalı ücretli (büro çalışanı, öğretmen, mağaza müdürü, mağaza müdür yardımcısı, uzman satış danışmanı, satış danışmanı), niteliksiz hizmet işçisi (ev işçisi, güvenlik ve temizlik işçileri, çağrı merkezi çalışanı, kasiyer), mavi yakalı işçi (madenci) şeklinde sınıflandırabileceğimiz bir kompozisyon ortaya çıkmaktadır. Bahçe vd.'nin toplumsal sınıf türetimlerine baktığımızda ise sayılan emek gruplarının, kentli profesyoneller, kentli nitelikli emekçiler, kentli emekçiler ve tarım emekçileri şeklindeki sınıf oluşumlarına ait bir kompozisyona dahil edilebilecekleri görülmektedir…
2000'li yıllarda Türkiye'de sosyal bilimler alanının, emek/sınıf çalışmaları olarak isimlendirilebilecek bir mecranın oluşumuna tanıklık ettiğini söylemek mümkün gözükmektedir. Bu mecranın; ilk ve orta kuşak araştırmacıların eserlerinin yanında genç kuşak araştırmacılar tarafından da oluşturulduğunu belirleyebiliriz. Okumakta olduğunuz derleme kitap da orta ve genç kuşak emek ve sınıf araştırmacılarınca hazırlanmış çalışmalardan oluşuyor. Bu çalışmaları bir tür haritalandırma denemesi olarak da yorumlamak mümkün.
Özellikle kapitalizmin 2008 krizi ve dünya çapındaki toplumsal hareketlerin de etkisiyle sınıf temalı çalışma ve tartışmalar akademide yeniden görünür olmaya başlamıştır. Bu gelişim süreci, postmodern yaklaşımların ivme kaybetmesiyle de ilişkilendirilebilir. Bu önermeyi, bir parça daraltarak belirginleştirmek gerekirse, özellikle son 10 yıllık zaman dilimi içerisinde, Türkiye'de emeğe ve sınıfa odaklanan eser sayısının, farklı akademik disiplinler ve bilim dallarından beslenerek arttığını söyleyebiliriz. Yine de bu olgunun sosyal bilimlerin sosyal politika, sosyoloji, iletişim gibi başat disiplinlerinde ana akımlaşmış bir eğilim halinde olmadığını da belirtmek gerekiyor.
Elinizdeki kitapta emek ve sınıf çalışmalarına ilişkin haritalandırma denemesinde, “sınıfın suretleri”ni, Türkiye toplumuna ait bir sınıf kompozisyonu içerisine yerleştirmeye çalıştık. Gezici mevsimlik tarım işçileri dışarıda bırakılacak olursa, kitap kentsel işçi sınıfının farklı dilimlerinin kuramsal ve olgusal bilgisini içeriyor. Bu olgusal dünya içerisinde, Türkiye'de işçi sınıfının kadim ve yeni üyeleri var. Bu üyeleri bir toplumsal sınıf kompozisyonu içerisine katarak değerlendirmek gerekirse, Korkut Boratav (2004) ve Serdal Bahçe, Ahmet Haşim Köse ve F. Günaydın (2011) tarafından türetilmiş şemaların, kitapta kuramsal ve olgusal dünyası incelenen emek gruplarını, toplumsal sınıf düzleminde yeniden tanımlayıp bu düzleme yerleştirebilmek bakımından uygun kavramsal araçlar sunduğunu söyleyebiliriz. Buna göre, ilgili toplumsal sınıflar ve emek gruplarını, Boratav'ın toplumsal sınıf ve alt gruplara ait şemasına göre, meslek ve emek sürecindeki pozisyonları bakımından, tarım işçisi (gezici mevsimlik tarım işçileri), yüksek nitelikli ücretli (cerrah, bankacı, avukat, mühendis, mimar, reklamcı, İKY müdürü), beyaz yakalı ücretli (büro çalışanı, öğretmen, mağaza müdürü, mağaza müdür yardımcısı, uzman satış danışmanı, satış danışmanı), niteliksiz hizmet işçisi (ev işçisi, güvenlik ve temizlik işçileri, çağrı merkezi çalışanı, kasiyer), mavi yakalı işçi (madenci) şeklinde sınıflandırabileceğimiz bir kompozisyon ortaya çıkmaktadır. Bahçe vd.'nin toplumsal sınıf türetimlerine baktığımızda ise sayılan emek gruplarının, kentli profesyoneller, kentli nitelikli emekçiler, kentli emekçiler ve tarım emekçileri şeklindeki sınıf oluşumlarına ait bir kompozisyona dahil edilebilecekleri görülmektedir…
Özellikle kapitalizmin 2008 krizi ve dünya çapındaki toplumsal hareketlerin de etkisiyle sınıf temalı çalışma ve tartışmalar akademide yeniden görünür olmaya başlamıştır. Bu gelişim süreci, postmodern yaklaşımların ivme kaybetmesiyle de ilişkilendirilebilir. Bu önermeyi, bir parça daraltarak belirginleştirmek gerekirse, özellikle son 10 yıllık zaman dilimi içerisinde, Türkiye'de emeğe ve sınıfa odaklanan eser sayısının, farklı akademik disiplinler ve bilim dallarından beslenerek arttığını söyleyebiliriz. Yine de bu olgunun sosyal bilimlerin sosyal politika, sosyoloji, iletişim gibi başat disiplinlerinde ana akımlaşmış bir eğilim halinde olmadığını da belirtmek gerekiyor.
Elinizdeki kitapta emek ve sınıf çalışmalarına ilişkin haritalandırma denemesinde, “sınıfın suretleri”ni, Türkiye toplumuna ait bir sınıf kompozisyonu içerisine yerleştirmeye çalıştık. Gezici mevsimlik tarım işçileri dışarıda bırakılacak olursa, kitap kentsel işçi sınıfının farklı dilimlerinin kuramsal ve olgusal bilgisini içeriyor. Bu olgusal dünya içerisinde, Türkiye'de işçi sınıfının kadim ve yeni üyeleri var. Bu üyeleri bir toplumsal sınıf kompozisyonu içerisine katarak değerlendirmek gerekirse, Korkut Boratav (2004) ve Serdal Bahçe, Ahmet Haşim Köse ve F. Günaydın (2011) tarafından türetilmiş şemaların, kitapta kuramsal ve olgusal dünyası incelenen emek gruplarını, toplumsal sınıf düzleminde yeniden tanımlayıp bu düzleme yerleştirebilmek bakımından uygun kavramsal araçlar sunduğunu söyleyebiliriz. Buna göre, ilgili toplumsal sınıflar ve emek gruplarını, Boratav'ın toplumsal sınıf ve alt gruplara ait şemasına göre, meslek ve emek sürecindeki pozisyonları bakımından, tarım işçisi (gezici mevsimlik tarım işçileri), yüksek nitelikli ücretli (cerrah, bankacı, avukat, mühendis, mimar, reklamcı, İKY müdürü), beyaz yakalı ücretli (büro çalışanı, öğretmen, mağaza müdürü, mağaza müdür yardımcısı, uzman satış danışmanı, satış danışmanı), niteliksiz hizmet işçisi (ev işçisi, güvenlik ve temizlik işçileri, çağrı merkezi çalışanı, kasiyer), mavi yakalı işçi (madenci) şeklinde sınıflandırabileceğimiz bir kompozisyon ortaya çıkmaktadır. Bahçe vd.'nin toplumsal sınıf türetimlerine baktığımızda ise sayılan emek gruplarının, kentli profesyoneller, kentli nitelikli emekçiler, kentli emekçiler ve tarım emekçileri şeklindeki sınıf oluşumlarına ait bir kompozisyona dahil edilebilecekleri görülmektedir…
Tüm kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 63,00 | 63,00 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.