9786055159405
435548
https://www.maltepekitabevi.com/suskun-soz
Suskun Söz
216.00
Ranciere, Suskun Söz'de Yazinin Demokrasisinden, Yazisinin Anarsisine varincaya kadar modern edebiyatin ve kurgunun anlamini sorguluyor. Edebiyatin devrimci dogasini gözler önüne seriyor. Dünya üstüne yazilan yazi ile (bir su kanali gibi: teknik, mühendislik); kagida yazilan suskun söz ile geveze sözün yazisini (roman: edebiyat) karsilastiriyor ve yazilar arasindaki bitmek bilmez savasi ele aliyor."Bana güzel görünen sey, yapmak istedigim sey, hiçbir konusu olmayan bir kitap yazmaktir; disariyla hiçbir bagi olmayan, tipki dünyanin hiçbir yere dayanmadan havada durdugu gibi üslubunun içsel gücüyle ayakta duracak olan bir kitap, hemen hemen hiçbir konusu olmayacak, veya en azindan konunun neredeyse görünmez oldugu bir kitap, tabii eger böyle bir sey mümkünse. En güzel yapitlar, en az malzeme içerenlerdir; ifade düsünceye ne kadar yaklasir, sözcükler düsünceyle ne kadar çakisir ve onun içinde erirse, o kadar güzel bir yapit ortaya çikar. Sanatin geleceginin bu dogrultuda olduguna inaniyorum. Sanatin gelistigi ölçüde hafifledigini görüyorum, Misir'in törensel kapilarindan sivri Gotik kemerlere, Hintililerin yirmi bin dizeli siirinden Byron'un taslaklarina dek. Biçim ustalastikça hafifliyor; her tür merasimi, her tür kurali, her tür ölçüyü terk ediyor; epik siiri birakip romana, nazimi birakip düzyaziya yöneliyor; tutuculukla özdeslesmekten vazgeçiyor, onu üreten her bir bireyin iradesi kadar özgür hâle geliyor. Somutluktan siyrilma her yerde kendisini gösteriyor; sark despotizmlerinden gelecegin sosyalizmlerine uzanan bir hat boyunca hükümetler de bundan payini aliyor. Iste bu yüzden degerli konu ile degersiz konu diye bir ayrim yoktur. Saf Sanatin bakis açisindan sunu bir ön kabul olarak ortaya koyabiliriz ki konu diye bir sey yoktur; tek basina üslup, seyleri görmenin mutlak bir biçimidir.”Flaubert'in Louis Colet'ye yazdigi bir mektuptan.Alintilayan: Ranciere
Ranciere, Suskun Söz'de Yazinin Demokrasisinden, Yazisinin Anarsisine varincaya kadar modern edebiyatin ve kurgunun anlamini sorguluyor. Edebiyatin devrimci dogasini gözler önüne seriyor. Dünya üstüne yazilan yazi ile (bir su kanali gibi: teknik, mühendislik); kagida yazilan suskun söz ile geveze sözün yazisini (roman: edebiyat) karsilastiriyor ve yazilar arasindaki bitmek bilmez savasi ele aliyor."Bana güzel görünen sey, yapmak istedigim sey, hiçbir konusu olmayan bir kitap yazmaktir; disariyla hiçbir bagi olmayan, tipki dünyanin hiçbir yere dayanmadan havada durdugu gibi üslubunun içsel gücüyle ayakta duracak olan bir kitap, hemen hemen hiçbir konusu olmayacak, veya en azindan konunun neredeyse görünmez oldugu bir kitap, tabii eger böyle bir sey mümkünse. En güzel yapitlar, en az malzeme içerenlerdir; ifade düsünceye ne kadar yaklasir, sözcükler düsünceyle ne kadar çakisir ve onun içinde erirse, o kadar güzel bir yapit ortaya çikar. Sanatin geleceginin bu dogrultuda olduguna inaniyorum. Sanatin gelistigi ölçüde hafifledigini görüyorum, Misir'in törensel kapilarindan sivri Gotik kemerlere, Hintililerin yirmi bin dizeli siirinden Byron'un taslaklarina dek. Biçim ustalastikça hafifliyor; her tür merasimi, her tür kurali, her tür ölçüyü terk ediyor; epik siiri birakip romana, nazimi birakip düzyaziya yöneliyor; tutuculukla özdeslesmekten vazgeçiyor, onu üreten her bir bireyin iradesi kadar özgür hâle geliyor. Somutluktan siyrilma her yerde kendisini gösteriyor; sark despotizmlerinden gelecegin sosyalizmlerine uzanan bir hat boyunca hükümetler de bundan payini aliyor. Iste bu yüzden degerli konu ile degersiz konu diye bir ayrim yoktur. Saf Sanatin bakis açisindan sunu bir ön kabul olarak ortaya koyabiliriz ki konu diye bir sey yoktur; tek basina üslup, seyleri görmenin mutlak bir biçimidir.”Flaubert'in Louis Colet'ye yazdigi bir mektuptan.Alintilayan: Ranciere
Tüm kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 216,00 | 216,00 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.